bugün
yenile
    1. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      çok güzel. resmen hayatı hissediyorsunuz.
    2. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yağmurlu havada binmek farklı, günlük güneşlik havada binmek farklı hissetirir insana. vapurun üst katında kitap okumak ruhu rahatlatıyor.
    3. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
    4. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      özellikle böyle havalarda binince acayip rahatlar insan.
    5. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yolu uzatma sebebim. bu güzel havada esen rüzgarla birlikte insan huzur buluyor resmen.
    6. 9
      +
      -entiri.verilen_downvote
      herkese oluyor mu bilmesem de benim kalbim heyecandan pırpır ediyor, özellikle de hava yağmurlu veya soğuk olduğunda bir başka güzel oluyor. geçen sene bu vakitlerde bir akşamüstü stajdan dönüyorum, çok yorgun olsam da yağmuru görünce yolu uzatmak pahasına da olsa vapura binme kararı aldım. vapura binene kadar yağmur gittikçe şiddetini artırdı, deniz hem feci çalkantılı hem de sisten dolayı birkaç metre sonrasında ne olduğunu seçemiyorsun, havada denizin kokusuyla karışmış müthiş bir koku var. vapur tıklım tıklım olsa da havadan dolayı kimse dışarıda durmaya tenezzül etmiyor, tüm dış mekan benim resmen, biraz gezinerek bazen de durarak denizi, dalgaları seyrediyorum, öyle güzel bir histi ki sanki denizciyim ve tek başıma gemimle seyahat ediyorum, hiçbir derdim tasam telaşım yok, öylece sürükleniyorum dalgaların beni götüreceği yere. şu an anlatırken bile o anı tekrar yaşıyor gibiyim. normalde eminönü'nde inmem gerekse de vapur yavaş yavaş karaköy'e yaklaşırken biraz da yürüyerek havanın keyfini çıkartayım diyerek iniyorum vapurdan, hava artık tamamen kararmış, istanbul'un o güzel silüetinin bir kısmı ışıl ışıl gözlerimin önünde sergileniyor, galata köprüsü sakin, ben de çok sakinim, içimde müthiş bir huzur telaşsız adımlarla eminönü tarafına doğru yürüyorum. zaten ıslanmıştım ve ıslanmaya devam ediyorum, umrumda değil pek. artık hızlanmam gerektiğini düşünsem de yolu daha da uzatmaya kararlıyım, eminönü'nden tramvaya biniyorum aslında çok geç olmayacağını bilsem eminönü'nden beyazıt'a kadar yürürüm de -çok fazla arışınladım o yolu- bu kadarı yeterli diye karar verebiliyorum sonunda, tramvayda yolu seyredebileceğim en güzel yeri kestirip sığışıyorum bir köşeye, tramvay duraklarda telaşlı insanlarla doluşuyor, onların telaşının bana bulaşmasını istemediğimden kendimi soyutluyorum ortamdan, bunu yapmanın en güzel yolu da yol boyunca geçtiğimiz yerlerdeki detayları incelemek. en güzel yeri seçtiğimden daha da kolay oluyor her şey. tramvaydan inene kadar geçtiğimiz yerlerdeki bazı anıları hatırlıyorum, yol boyunca suratıma yerleşmiş tebessüm gittikçe büyüyor, maske olduğundan kimse farkında değil gülümsememin, olmasa deli diyebilirler, gerçi deseler de umrumda değil çünkü benim gözümde de onlar deli :) bazen deli bulduğum bu kervana ben de katılıyorum, hepimiz bu kervandayız aslında, arada bu kervandan ayrılıp kaybolduğum anlar benim için eşsiz, bu da öyle zamanlardan biriydi işte. yine iç sesim ne gerek var paylaşma demeye başladı, bu sefer kıymak istemiyorum yazdıklarıma, umarım fazla yazım hatası falan yoktur. bir gün bu yazdığımı okuyup tebessüm edebilmek için gönderdim gitti ;)
      5bu delinin aklına gece gece nereden geldi böyle bir entri yazmak derseniz, yarın bir işim var dışarıda, işlerimi tamamladıktan sonra vapura bineceğim, uzun zamandır binmedim, heyecanlandım yine, ondandır bu deliliğim :)) - bright 17.03.2022 03:58:00 |#4338572
    7. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      canım çok feci bundan istiyor, uzun zaman oldu yine, bi başıma vapurun eşlik ettiği bi mini istanbul turu yapmak istiyorum. yalnızlığı sevip sevmediğim hakkında bi karara varamadım henüz. sevdiklerimle beraber vakit geçirmekten hoşlansam da tek başıma dolaşmaya da bayılıyorum. hatta kimseye bağlı olmadan hareket etmek o kadar güzel ki tarif edemem. detaylarla daha çok oyalanıyorum, bi başka bakıyorum baktıklarıma. telaş edecek bir şeyim olmuyor çünkü, dingin ve keyifli bir gezi oluyor benim için. şöyle kadıköy'den eminönü'ne giden bir vapurun kara bulutlarla kaplı gökyüzü ve hafif çiseleyen yağmurla birleşen boş güvertesinde sakince manzarayı seyredip sonrasında eminönü'nden beyazıt'a kadar yürüyüp soluğu süleymaniye'nin avlusunda alıp sıcacık bir fincan sahlep eşliğinde ısınmak istiyorum. edit: cumartesi günleri işten yarım saat erken çıkmayı çok seviyorum. karaköy'e geçeceğim birazdan, vapurla.. :)
    8. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Kafamı güzelleştiriyor benim.
    9. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Çok da matah bir şey değil
      2valla denizsiz şehirde yaşayanlar için çok da matah bir şey :/ - fileopia 21.10.2022 22:56:30 |#4469556
    10. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      hava kötüyse sonraki gün sözlükte (bkz: hasta olmak) başlığını actirir
    11. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bugün genel anlamda yorucu bir gündü benim için. İçimde halletmeye çalıştığım bazı şeyler vardı. Ders çıkışı bindim vapura, bir de hava soğuk tabi. Hem üşüdüm hem o anın tadını çıkardım. Vapurdan indiğimde, günlerdir ihtiyacım olanın bu olduğunu fark ettim. Gerçekten o kadar güzel bir şey ki... Bir de güneş yoksa tabi. Bu da bugünden minik bir kare olarak kalsın
    12. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kafama ne zaman esse hafta içi veya hafta sonu iş çıkışı soluğu sahilde alıyorum, biraz daha gaza gelip kalkan ilk vapura biniyorum, bazen eminönü bazen karaköy oluyor istikametim, avare avare dolanıp yine vapurla geri dönüyorum. ya giderken ya da dönerken sahlep eşlik ediyor yolculuğuma, hava koşulları ne olursa olsun güvertede manzarayı seyredip tuzlu yosunlu suyun kokusunu soluyup rüzgarın tenime işlemesine bayılıyorum. hele yağmur yağıyorsa değmeyin keyfime. ucuz yoldan terapi seansı niteliğinde.
    13. 10
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sırf bu yüzden bu şehirden hiç gidesim yok. ya insanın canı aşerir gibi bundan çeker mi? benim çekiyor valla. özellikle de şu hava tam vapur havası, mis mis... güvertede bir bardak salep eşliğinde iliklerime kadar üşüsem ne güzel olurdu bir bilseniz... :))
      1ankara tam senlik :) - devrulesice 09.12.2023 23:12:17 |#4653227
      1Bilsek ne olacak? - bilsenneolacak 09.12.2023 23:15:47 |#4653230
      2@devrulesice eksikleri tamamladık mı olur; iki kıta, bir deniz ve vapur. @bilsen sen bilsen de olur bilmesen de aldığın cevap hep aynı be kuzum :) - bright 09.12.2023 23:21:10 |#4653232
      butun yorumlari goster (21)
    14. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Çok severim ama bayadır keyfini çıkara çıkara binmiyorum. Hep bi yerlere yetişmeye çalıştığımdan vapura binmek yerine her yere marmaray ya da metrobüsle yetişmeye çalışıyorum. Vizeyi atlatayım yapacağım bunu, özledim :)
    15. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      İstanbul'un güzel yanlarından biridir geçen kış gece tarifesine binmiştim iki katı fiyattı :) ama değer ya o his için.
    16. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      beni tutuyor, binmesem olur mu?
    17. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ilk kez bu sene denedim, İstanbul'a gidince.İnsanlar ne kadar şanslı dedim ya, benim en ufak canım sıkılsa iki simit alır vapura binerdim bu şehirde yaşasaydım.O simitleri martılara atarken dertlerimi de atardım, giderdi
    18. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: arabalı vapura binmek) daha da üst versiyondur. Tek başıma binmeyi severim. Denizin üstünde olmak bana çok güzel geliyor. Tatlı tatlı kuğu gibi su üstünde süzülmek roman kahramanı gibi hissettiriyor. Çok da nadir biniyorum, ama bindiğimde de psikolojimin sıfırlandığını hissediyorum.
    19. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      binememek çünkü konya'da yaşamak
    20. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Vapura binmek bir kültürdür sen binersin binmezsin bilmem ben vapur kadınıyım.
    21. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      istanbulda yaşamama rağmen her vapura bindiğimde açık alanda otururum, her seferinde de ilk defa manzarayı görmüşüm gibi fotoğrafını çekerim
    22. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Güneydoğuda yaşıyorum 11 yaşında felan İstanbul’a gelmiştim üstünde mavi ve kertenkele dikişli bir tişört giymiştim,dayım vapura bindirdi gezdiriyor işte,lan arkada beyaz renk kalıyor gemi ilerledikçe,çok şaşırıyorum,harika bir deniz kokusu geliyor ,koyu mavi bir yol,rüzgar saçlarımı savuruyor.simit yiyoruz birde çıtır simit harikaydı..